
Полная версия
Eşber
(gülerek)
Cinnette ise tefennün etmiş!..Sûzân-ı hased o kalb-i hâsid,Ondan geliyor bu aşk-ı fâsid.(güldükten sonra)
Ancak yine ihtiyat lâzım;Bizzât olalım huzura âzim. PERDEİKİNCİ PERDE
Lâhur civarında İskender’in karargâhında çadırı
BİRİNCİ MECLİS İSKENDER, SUMRUİskender
Dâim değil eski müjdeberler;Gaayet kötü aldığım haberler.Duydum ki birâderin de gûyâHarbe oluyor imiş müheyyâ.Sumru
İkbâlini eylemişler ihbâr.Zâhir ki onun nasîbi idbâr;Nusrat da senin mukadderindir.İskender
Lâkin acırım birâderindir.Te’yîd-i devâm-ı sulha mahzâSensin edecek o merdi irzâ.İhtâr ediver, kanâat etsin;Ceng etmiyelim, itaat etsin.Nâ-hak yere, söyle, akmasın kan.Mahcûb oturur gazabla kalkan.Hiç ibreti yok mu şöhretimden?..Gaafil mi o yoksa kudretimden.Sumru
Karşı duracaksa, bence, haklı.İskender
Yok farz olunur o halde aklı.(gülerek)
Karşı duracak; fakat kazanmaz!..Serkeş gezen ölmeden uzanmaz.Sumru
Tâcı düşecek, ne yapsın Eşber?..Nefsi küçük; amma hakkı ekber.Her âcizi her kavi vurur mu?..Vursun diyelim; zebun durur mu?..Sen mülküne gir o nâtüvânın,Emlâkini al da bî-nevânın,Hem sonra itâat emret, a’lâ!..(güler)
Galibsin onun için mi?..İskender
Aslâ.Maksûdum izâle-i haleldir.Sumru
(handan)
Tevhîd-i revâbıt-î mileldir!..İskender
Sence emelim değil ya pinhân:Pek çok geliyor cihâna şafrân.Sumru
Eşber, o yegâne-î zamandır;Kardeş diye söylemem, yamandır…İskender
Nezdimde fazâili müsellemSumru
En sonra senin olub da âlem,Her sûyuna eylesen isâbet,Senden o yine çekinmez elbet,Harp istemiyorsan, etme şiddetSerdârlara ver emr-i avdet;Pencâba giden talîa dönsün.İskender
Dönsün de birâderin övünsün…(mekânetle)
Nefsimce benim değil bu da’vâm;Maksûd hep ittihâd-ı akvâm;Emlâkime olsa mülkü merbûtElbette olur idâre mazbûtSumru
(handan)
İllâ bu harîk olunmaz ıtfâ.İskender
Fikrimce benim, ne lâzım ihfâ!..Bir Pâdişeh elverir cihâne.Sumru
Feth etmek için ne hoş bahâne…İskender
Ben feth-i cihan azîmetinde,Rabteylemedim mi Rûmu Hinde?..Deryâları etmedim mi tezvîc,Şâhıkları kılmadım mı tetvîc?..Oldu, taşınub ulûm-i Yûnân,Nevreste-i Hinde ayni cânân;Etti, dökülüp letâif-î Sind,Allâme-i Kûmu âşık-î rind.Az çok nefes aldı ehl-i irfân;Meyl-i heves etti feylesûfân.Düştü, işi hatmedince ordu,Her bir ere bir nigâr-ı Hindû.Bir de bana gel; ya ben ne buldum?..Sultân-ı cemâle nâil oldum…Ben mülkünü aldım ondan; ammâEfkârımı da o etti yağmâ.Kılmakla bana nigâhı rağbet,Dünya kadar eyledim mahabbet…(Dikkatle Sumru’ya bakar. Sumru düşünür.)
İskender’e, böyle anlı şanlı,Dünyâ gibi sen de ol nişanlı.Sumru
Sultân-ı cemâl… Aceb o kimdir?..İskender
Sevmez beni; çünkü sevdiğimdir.Sumru
Rokzan mı?..İskender
Hayır!.. Tecâhül etme.Sumru
Öyleyse, sakın, teehhül etme.Dünyâ dediğin nişanlıdan geç.İskender
Emrin güzel; amma âh, pek geç!..Denmezse de bi-t-tamâm o cismen,Âğûşuma dâhil oldu kısmen;Va’deyler iken tamâmı Hallaak,Câiz mi olur o kısmı ıtlaak?..Конец ознакомительного фрагмента.
Текст предоставлен ООО «Литрес».
Прочитайте эту книгу целиком, купив полную легальную версию на Литрес.
Безопасно оплатить книгу можно банковской картой Visa, MasterCard, Maestro, со счета мобильного телефона, с платежного терминала, в салоне МТС или Связной, через PayPal, WebMoney, Яндекс.Деньги, QIWI Кошелек, бонусными картами или другим удобным Вам способом.
1
Burada te’lih ettiği Jüpiter’dir.
2
Bu mısranın başındaki “Rastû” kelimesi, “Aristo” isminin en çok şiirde kullanılan kısaltma şeklidir.
3
Olimp (Olympe): Makedonya ile Tesalya arasında bir dağ ki Yunan-ı kadîmin efsanelerinde ilahların ikametgâhı idi.
4
Bu beyit eskiden kullanılan göz kafiyesine göre takfiye edilmiştir.
5
Eski yazıdaki ilk tabının bu noktasına Hamit’in sonradan yazdığı satırlar: “Bulutlarda şimşek de, melek de beraber farzolunmakta ise de daima şimşek görünür de melek görünmez demek olacak.”
6
“Tehevvüç” yerine “teheyyüc” denebilirdi. A. H.
7
“Yezdân” dediği Zerdüşt’tür. A. H.
8
Burada “Şeb-i- Regaib”in “Meserret gecesi” manasına istimali tecviz olundu. A.H.
9
İskender’in saçlarının uzun olduğuna işarettir. A. H.
10
Yezdan dediği Brahma’dır. A. H.
11
Zeytun Avrupalılarca min-el-kadîm sulh-u- müsâlemetin remz-u- alametidir (Tâbi’).
12
İskender Çin’e gitmediyse de tebaası kendisine hakan unvanını da vermişlerdi. A.H.