Şaki İbrahim Destanı ve Bir Kitapta Toplanmamış Şiirler
Полная версия
Şaki İbrahim Destanı ve Bir Kitapta Toplanmamış Şiirler
Настройки чтения
Размер шрифта
Высота строк
Поля
Şaki İbrahim Destanı ve Bir Kitapta Toplanmamış Şiirler
ŞAKİ İBRAHİM DESTANI
1
Şakir Paşa Rusya’da kalmıştıKazakları görüp ibret almıştıDüşmüş idi Kürt Alayı fikrineKürt kavmini benzeterek Kırgız’aBu hülyayı beğendirdi Yıldız’aBuldu bir er işi verdi erineZeki Paşa dört el ile sarıldıRecep Paşa olmaz dedi darıldıYazmam dedi ben Kürtlerden bir atlıAşiretler Erzincan’a gittilerÜçer, dörder alay teşkil ettilerHaydutların oldu eli beratlıBerho Ağa iki alay yazarakPadişah’tan aldı ferman ve bayrakHain Kanco oldu ana sancaktarAzimet Bey olup akıl hocasıİlerledi bu aşiret kocasıYavaş yavaş oldu büyük bir serdarBu ülkeden emniyeti kaldırdıBir nahiye bırakmadı saldırdıDiyarbekr’in geri döndü talihiKoydu Derik, Siverek’te Çuvan’daÜç Osman’ın her üçünü hüsrandaAncak biraz karşı durdu DıreiBerârzi’yi Aneze’yi dağıttıSeller gibi Şammar kanı akıttıMızrak dikti Karakeçi yurdunaKarakeçi göğüs gerdi uğraştıDırei Bey arslan gibi savaştıEsir düştü âhir bu çöl kurdunaCubûr, Şammar, Tayy ittihat ettilerİbrahim’in üzerine gittilerHadi idi bu askere kumandanHakem olup bu askere katıldıAyrı ayrı her birine atıldıMer’a diye çıkarmıştı bir yalanHadi gece kaçıp düştü kayguyaBir münasip yerde yattı pusuyaİbrahim’den birçok adam öldürdüLakin ecel bırakmadı bu ereHayatına hitam verdi yok yereFelek yine İbrahim’i güldürdüBu haydutun kalmamıştı önündeMazıdağ’dan başka metin bir perdeDiyarbekr’i büyük korku almıştıHer yıl biraz daha gelip ileriSoyulmuştu bütün Garp’ın köyleriŞark köyleri biraz mamur kalmıştıAldatarak Vali Nazım Paşa’yıBir yıl gelip sardı bütün ovayıGarp’ı, Şark’ı düştü talan etmeyeDiyarbekir ahalisi coştularKüçük, büyük telgrafa koştularBaşladılar feryat, figan etmeyeO zamanki dubaracı hükûmetGöstererek yalancı bir merhametİğfal için müfettişler gönderdiMüfettişler miskin miskin geldilerGöz yumdular, yaramızı deldilerSağalmadı memleketin bu derdiİki sene uslu durdu, dinlendiGeçen sene yine zulme yeltendiHücum etti ovalara, köylereDevriyede jandarmaya saldırdıZabitlerin silahını aldırdıAteş etti zaptiyeye, askereBu haberler Diyarbekr’e gelinceBeş on kişi toplanarak gizliceEylediler bir mahâlde meşveretBiri dedi: “Anlaşalım umumen”Bir diğeri dedi: “Hayır, cümletenYekdiğere eyleyelim emniyetHepimizin bugün bağrı yanıktırSözümüze işte Tanrı tanıktırBen cümleye bel bağladım, güvendimSiz hepiniz yarı yolda kalsanızVazifeye davet için yalınızGideceğim hükûmete ben kendim”Her ferdimiz bu fikirde olmalıGönüllere fedailik dolmalıBağırmalı: Ya adalet, ya ölümOkuyayım şimdi size bir duyuk1Bir duygudur bende doğdu bu kuşlukBir duygu ki hepinizde görürüm:2
On yıl evvel yoktu elli obasıBir jandarma gitse Milli-AğasıÇölün gizli yerlerine kaçardıBeş sancağın şimdi dağı, ovasıOldu anın atlarının mer’asıKöylüleri köylerinden çıkardıKöy köy bütün halkı talan ederekBir çiftçide bırakmadı bir inekBütün servet geçti evden çadıraHer tarafı sardı azgın kurtlarıDiyarbekir, Mardin, Urfa yurtlarıDöndü baştan başa ıssız çayıraRençperlerin şimdi boynu büküktürÇiftçilerin ocakları sönüktürHer ev canlı bir mezardır kaygudanEkilemez oldu bütün tarlalarDikenliğe döndü yeşil ovalarZavallılar yine titrer korkudanBilirler ki “Berho Ağa, o alçak”Bir gün bu boş evleri de yakacakTaş üstüne taş kalmasın diyerekEy insafsız, ey adalet düşmeniKâr etmez mi sana halkın şiveniYaşanır mı diken, yaprak yiyerekBir rütbeli gelse ağır tutarsınNeden fakir ciğerini yutarsınDökmektesin niçin rençper kanınıAskerliğin kıymetini unuttunPadişahın nimetini unuttunYaktın bütün evladının canınıBu millette daha damar bitmediNamus, gayret her fertte var, bitmediKorkmaz mısın bu ümmetin kinindenHükûmetin cezasından korkmazsınBu ümmetin Hüda’sından korkmazsınÇıkmış mısın İslamiyet dininden?Sen çıktınsa, din erleri çıkamazSenin için din evini yıkamazHerkeste var bugün büyük bir meramOsmanlılar bu vahşete dayanmazKürt kılıcı din kanına boyanmazBugün millet alacaktır intikamMedeniler silahlanıp gezemezDağlardaki aşaire benzemezEşkıyalık etmez sana bakarakNe göçebe ne de MazıdağlıyızHükûmetin kanununa bağlıyızHükûmettir öcümüzü alacak3
Şiir bitti, bütün gözler açıldıGönüllerden yıldırımlar saçıldıGelmek için haber gitti ihvanaArkadaşlar artıp oldu iki katTecemmu’dan polis aldı malumatArtık çıkmak lazım geldi meydanaBir lahzacık müşavere edildiNakîb Bey’in hanesine gidildiSökün verdi orda eşraf, ulemaDendi: “Gitsin eşraf vali nezdineBir nihayet versin anın fendineNiçin asker göndermiyor Berho’ya?”Eşraf Vali Konağı’na varıncaNakib Bey’in hanesine karıncaGibi dolmuş olan bütün cemaatVali Bey’in konağına gittiler“Emniyet yok!” diye feryat ettilerHükûmetten istediler adaletVali hemen bir mazbata yazdırdıMuharrikler ahaliyi azdırdı“Vali gelsin Telgraf’a” dedilerVali dedi: “Sağlam olsam gelirdim,Ben hastaydım, müftü olsun vekilim”Müftü vekil olup gitti beraberTelgrafta on bir gece kalındıİstanbul’dan birçok emir alındıAhalinin dağılması hakkındaOn bir gece dağılmadan ahaliHükûmete oturdu pek pahalıMuhabere men olundu serapaOn birinci sabah çıktı irade:-O zamana göre pek fevkalâde-“Berho Ağa gönderilsin Halep’eMağsûb emval toplanılsın serâserViranşehir’e sevk olunsun askerlerMütecasir olanları talebe”Bu müjdeye inanarak ahaliDağıldılar meserretli, safalıBu defalık her iş biter sandılarMüfettişler gelip savaş edinceBu defa da iş görmeyip gidinceBütün millet yine kalben yandılarDiyarbekir eşrafından birkaç erAffolundu Berho ile beraberBu fent ile bitirildi meseleAhalinin ümitleri bitmiştiBerho memur olup Şam’a gitmiştiBirdenbire millet verdi el eleRumeli’de millet, asker birleştiFedailer dağa çıktı yerleştiPadişahtan istediler hürriyetİSTİDRAD
Ey hürriyet! Bu dünyaya geleliİnsanların en sevgili emeliSensin, seni kan dökerek biz aldıkNice erler denizlere döküldüNice beller sürgünlerde büküldüNice yıllar zindanlarda bunaldıkMithat, Kemal gibi şanlı şehitlerCan vererek bize saçtı ümitlerHer gün arttı Genç Türkler’in adediYüz neferi, gayretinden dolayı,Sürüldükçe bini oldu fedaiHiçbirisi bu maksattan dönmediDiri diri gömülenler hesapsızCezalandık hep sualsiz cevapsızHer anda bin matem gördü gözümüAvrupa’ya gittik seni bağırdıkKöy köy gezdik halkı sana çağırdıkGece gündüz sen olmuştun sözümüzKastamonu, Diyarbekir, ErzurumBağırdılar: “Ya hürriyet, ya ölüm!”Bahaneydi vergi, öküz davasıBitlis, Halep dahi birer bahaneÇıkararak atıldılar meydanaMaksatları istibdadın imhasıKomiteler birleştiler Paris’deKuvvet geldi umumdaki ümideHer tarafta hazırlığa başlandıRumeli’de Niyazi’ler, Enver’lerDaha birçok fedaîler, askerlerDağa çıkıp kılıcına dayandıŞemsi Paşa oldu kurban sağlaraOsman Paşa aşırıldı dağlaraOtuz tabur Redif geldi İzmir’denİstibdadın boşa gıktı ümidiRedifler de asker ile birleştiHürriyeti istediler hep birden***10 Temmuzdur bize İyd-i Siyasi Evvel vardı bir Kanuni EsasiTatbik etti anı yeni hükûmetİkbal, idbar çehreleri çevrildiTahsin, İzzet, Rıza, Zeki devrildiİbrahim’in hiç kalmadı arkasıToplanarak bütün ehl-i hamiyetHer tarafta Merkez açtı CemiyetMemleketi aydınlattı Ziya’sıBerho Ağa bu işlerden şaşırdıAlaydaki tüfekleri aşırdıÇöle doğru firar etti bir geceHaber aldı firarını CemiyetHer merkezden çıkarıldı bir kuvvetMüfrezeler sevk olundu peşinceViranşehr’e dört yüz asker girmiştiVuruşarak Berho geldi eriştiAskerleri bozdu andan çıkardıHer taraftan gelip toplar, taburlarKuşatıldı Beliğlerle HaburlarAsker yavaş yavaş Milli’yi sardıRütbeleri alınarak Berho’nunMuhtaç oldu yardımına Kanco’nunYezitlerin imdadına sığındıAltunları çuvalların içindeZihni korkunç hayallerin içindeGözlerinden belli idi: YılgındıParasını gâh götürür çadıraGâh isterdi Viranşehr’e kaldıraEmniyetli görmez idi bir yeriEmin Paşa yaklaşıyor yanınaBütün asker susamıştır canınaKaçamıyor ne ileri, ne geriDiyor imiş: “Neye yarar adaletNe demektir Müsavat’la HürriyetBu sözlerin manasını anlamam”İttihat’ın adı anı yıldırmışBerho Ağa korkusundan çıldırmışŞeyh Bâbî’den feyz istermiş her akşamSabredelim daha iki üç gün deGöreceğiz darağacı üstündeBaşlar kesen İbrahim’in başınıBin öksüzün çadırını söktürmüşNice dulun gözyaşını döktürmüşŞimdi Humûd, Hansâ döksün yaşını4
NETİCE
Toplanmışken üç ordunun askeriAşiretler sarmış iken çölleriSon kötülük olmak üzere milleteBerho yine bırakmadı inadıTeslim olmak lazım iken olmadıMillileri soktu büyük nekbeteOralarda durmak mümkün değildiBir savaşta mağlup oldu çekildiHileyli’de etmek için ikametTakipçiler iğtinama koyulduBütün köyler, hep çadırlar soyulduKoparıldı çöl’de kızıl kıyametEmin Paşa yazdıysa da: “Teslim ol”“Teslim olmam.” dedi, yine buldu yolÜç taburun karşısından kaçmayaSüvariler kalmış idi gerideYorgun idi gidemedi piyadeSeyrettiler: Geçti bu şom kasırgaAsker girdi Hileyli’de Hisar’aBent vuruldu Kanco ile Bişar’aTakip için ta Musul’a yazıldıİki konak gidemeden ileriVurdu anı Hakk’ın gizli askeriSafiyye’de son menzili kazıldıMaiyeti beş bin kişi vardılarAşiretler her taraftan sardılarSaldırdılar bu çobansız koyunaHansa etti aşirete delaletEylediler hükûmete dehaletToplandılar Cağcağ Nehri boyunaNusaybin’de mavzerleri verdilerDüşmanlardan selamete erdiler.Kalplerinde kaldı ceza korkusuGerçi mazlum efrat mesul tutulmazReislerin hiçbirisi kurtulmazAnlaradır hükûmetin sorgusuŞehitlerin öksüzleri karalıHastahane dolusunca yaralıÇöl köyleri baştan başa harabeBu vahşetler hep anların işleriİnsan eti kemirmiştir dişleriLayıktırlar en şiddetli azabaHumûd Beyler, Kanco, Bişar AğalarMolla Halil gibi azgın boğalarAğır ağır mücazatlar görmeliKimisinin asılması gerektirKimisinin gideceği kürektirSuçu hafif olanları sürmeliEy adalet! Ey Allah’ın kılıcı!Kâm alamaz mazlumlara kıyıcıZalimlerin baş düşmanı zulümdürİnsanlara sağı solu gösterdinVicdanlara doğru yolu gösterdinDedin: İşte zulmün sonu ölümdürEy muhabbet, ey cennetin güneşiSönmek için bu adavet ateşiKaranlıklı gönüllere ışık verVatan ecdat toprağından bir yığınBu toprağa kardeşkanı akmasınGözyaşıyla ıslanmasın kuru yerİki aydır hürriyete kavuştukLayık mıdır iki aylık bu çocukLekelensin, güzelliği kirlensinBu melektir bizim için teselliÇalışalım kalmasına temelliOnsuz ölüm hayırlıdır bizimçinYaşasın HürriyetUHUVVET ŞARKISI
Osmanlı’yız kardeşliktir kanunumuz ezeliBir milletiz Mihail Gazi ordumuza gireliDin farkını aramamak hepimizin emeli Bir vatanın evladıyız, mezhep bizi ayırmaz Acem bizi esirgemez, Frenk sizi kayırmazBir toprağın gıdasıdır cismimize kan verenBir iklimin havasıdır kanımıza can verenBir Allah’tır insanlara İncil ve Kur’an veren Bir vatanın evladıyız, mezhep bizi ayırmaz Acem bizi esirgemez, Frenk sizi kayırmazİslam olan beş vakitte camiine gitmeliHristiyan kilisede kulluğuna yetmeliDin başkadır, vatan başka; bunu ayırt etmeli Bir vatanın evladıyız, mezhep bizi ayırmaz Acem bizi esirgemez, Frenk sizi kayırmazGökte yerde iki hilal karşılıklı kalacakİyilik son galebeyi kötülüğe çalacakBütün dünya kardeşliği bizden örnek alacak Bir vatanın evladıyız, mezhep bizi ayırmaz Acem bizi esirgemez, Frenk sizi kayırmaz Yaşasın UhuvvetBİR KİTAPTA TOPLANMAMIŞ ŞİİRLER
MANZÛME
1Osmanlılar çabuk yetişin ihtimam edinBuhran içinde validemiz kanlar ağlıyorOsmanlılar vatan gidiyor azm-i tam edinŞemşîr-i zulm ile nice insanlar ağlıyorOsmanlılar bu dâhiyeyi iktiham edinDin ağlıyor bu zillete vicdanlar ağlıyorGiryan olun bu giryelere ihtiram edinKan ağlayın bugün ki Müselmanlar ağlıyorYok ağlamakta faide artık kıyam edinSeyf-i cihada sine-i zulmü niyam edin2Osmanlılar niçin çekelim bu sefaletiHürriyet olmasın mı bizim de penâhımızHakk’ın yetişmiyor mu kitâb-ı adaletiOlsun bizim o nûr-i Hudâ padişahımızHavf-ı memat ile çekelim mi bu zilletiZincir-i zülf-i yârı mı görsün nigâhımızOsmanlılar halas edelim haydi milletiElbet bize muavenet eyler ilahımızZincir-i zulmü kırmak için ihtimam edinAğûş açıp hamiyete karşı kıyam edin3Osmanlılar niçin duralım böyle kahr ileMevdûdur bugün bize namusu milletinKabil midir taayyüşümüz nûş-i zehr ileSem-nâktir havası bu gam-gâh-ı zilletinBinlerce halkı havf-i belaya-yı dehr ileMahveylemekte bâr-ı sakili sefaletinHûn-i hamiyyet olmalı hem-cûş nehr ileArtık yeter vatanda devamı rezaletinHürriyete, hamiyete arz-ı selam edinHalkı ezen mezalime karşı kıyam edinMÜFRED
Daimî bir ızdırap altında kalmaktır hayatMevt eyler bir huzur-i mutlakı ima banaMÜFRED
Bin zahm vurulsa da ser-i mihnet penahımaÖlmem vücûd-i zulmü de zahmâver etmesemGAZEL
Tabiatin bu ibtisamı giryebar eder beniTulû’lar, gurûblar pür-iğbirar eder beniBeşer, sefaletin içinde bir yetimi andırırHazin likası her dakika dağdar eder beniBaşımda yıldırımlı fikr ü hisler ihtilal ederRiyâh-ı gam bulut misali bi karar eder beniTebessüm etmesin seher, terennüm etmesin tuyurBu dem ki matem-i vatan bükâ-nisâr eder beniBeka-yı zulmet-i mihen, sebât-ı kahr ü i’tisâfMeâhiz-i tasavvurât-ı intihar eder beniDuçâr-ı felc-i meskenet mi azm-i failanemizBu infi’âl-i câmidân şermsâr eder beniGAZEL
Tabiilik veda etmiş niçin insana bilmem kiNeden girmiş bu şekle hâl-i ahrârâne bilmem kiHukuku hıfz için teşkil olunmuşken hükûmetlerNeden terk idelim her hakkı bir sultana bilmem kiEzel bir lücce-i muzlim, ebed bir kulzüm-i meçhulBu berzahta niçin düşmüş beşer zindana bilmem kiHelak etti yeter insanları sâtûr-ı istibdadNiçin seyf-i hamiyet çıkmıyor meydana bilmem kiİdare eylemekten kendini aciz midir milletNeden rüçhanı bir nefsin bütün vicdana bilmem kiHOCAMIN VASIYETINDEN
1Te’vîle ihtiyacı olur mu hakikatin?2Ey hayat-ı umumi-i âlemBir küçük cüz’ünüm sana tabi…Senden efkârım olma da nabi,Senden âmâlim olmada mülhem…Bende yok ihtiyar ü istiklal!Akl ü fikrimde sen müdebbirsin.Her ne yapsam ona müessirsin:Şensin ef’âlime benim fa’al…Ben neyim? Bir hayat makinesi;Beni tahrike zemberek lazım;Odur ancak hayatıma nâzım:Zemberek kainat makinesi…Bütün eşyada var ebedle ezelOlamaz cismi can fena-perver:Biri unsurlara tahallül eder,Biri kuvvetlere olur münhal.3Mazi, elemli yâdlara makber-i siyahAti, tehiyye etmede bin sadme-i tebahYıldızlar, ey cerihâları kanlı fıtratın!Şahitleri değil misiniz siz bu vahşetin?4Hunin mübârezât sezenler hayattaİnsanları garip görür kâinattaEncüm, mezar-ı sermed-i dehrin kitabesiÇeşmânım ol kitabenin âlâm-hanıdırEyler zalâm-ı leyli terennüm nevalarımGönlüm fütur baykuşunun aşiyandır.5Varlığın kırdım bütün zincir-i meyliyyâtınıMeyl-i diğerle beni ahir yine seydeyledi…Herkesi bir kayd ile bendeyleyen dâm-ı hayatGönlümü zincir-i hürriyetle der-kayd eylediHÜRRİYET MARŞI
Yaklaştı Yıldız’ın inkıraz günü,Bozuldu yaldızı, çıktı düzgünüSiyaset mahkûmu, jurnal sürgünüGörmeye gelecek şanlı düğünü.Toplanın kardeşler, bayrak açalımYıldız’ın üstüne ateş saçalım!Bir millet efradı hep meyus olduYa mahpus ya menfi ya casus olduPadişah, millete bir kâbus olduVücudu vatana çok menhus olduToplanın, kardeşler bayrak açalımYıldız’ın üstüne ateş açalım!Kükreyen arslana zincir takılmaz,Adalet, zalime merhamet kılmaz,Vatanın mahvına sessiz bakılmaz,Bir saray yakılır, bir mülk yakılmaz.Toplanın, kardeşler bayrak açalımYıldız’ın üstüne ateş saçalım!Daha mı zalimler bidâd edecek?Bir millet zincirde feryâd edecek?Yakında bu halka, Hak dâd edecekBir dâhi gönderip imdâd edecekToplanın kardeşler bayrak açalımYıldız’ın üstüne ateş saçalım!KOŞMA
Ey gece sultanı, göçtü karanlıkGüneş doğdu, zulüm kalamaz artık,Hürriyet ne imiş, şimdi anladık.Hür olmak isteriz, ortadan çekil;Hükümran millettir, hükümdar değil!Ey kanlı padişah yoktur esaret;İnsana yakışan yalnız hürriyet;Yetişir kendine şimdi bu millet!Sana yok ihtiyaç, ortadan çekil;Hükümran millettir, hükümdar değil!Bütün başka yurtlar gitti ileri,İstibdattan ötürü biz kaldık geri,Kölelik yüzünden olduk serseri,Durmakta hakkın yok, ortadan çekil;Hükümran millettir, hükümdar değil!Milletin elinde ne varsa kaptın,Evleri yıkarak saraylar yaptın;Allah’ı unuttun, şeytana taptın.Sevmiyoruz seni, ortadan çekil;Hükümran millettir, hükümdar değil!Zindana attın hep münevverleri,Menfaya yolladın peygamberleri,Gömdün Mithat, Kemal gibi erleri..Şimdi hep anladık, ortadan çekil;Hükümran millettir, hükümdar değil!…Şüûnatıdır bu dil-i bî-kararın,O dil, zâr u meyus bir hastadır kiTeselli arar zulmetinde mezarınİcmali havadis-i hayatınDoğmak, yaşamak ve sonra ölmekBen doğmayı etmedim temenniLakin dilerim figanla ölmekPîşinde bu fâni kâinatınKÖYLÜ ŞİİRLERİ
ORUÇ
Nefsimizin iyi, kötü her emrine uyarken,Yılda bir ay sen gelirsin bizi irşâd etmeğe,Hep başlarız gönlümüze karşı cihâd etmeğe…Birkaç günler bu savaşta biraz güçlük duyarkenO güçlükler kolaylaşır nefsimizi yeneriz,Hayrın şerden daha kavi olduğunu deneriz.Bir insan ki karşı koyar susuzluğa, açlığa,Nefsindeki arzuları alt etmeye çalışır;Hayalinin dizginini zapt etmeye alışır.Artık kibir, tama’ gibi bir manevi kasırga,Kayalardan muhkem olan o tıyneti sarsamaz;Artık vicdan cennetine iblis ayak basamaz…EZAN
Bu ses işte budur, bütün dünyayıUyandıran, Hak yolunu bildiren.Kötüleri iyi yapan ve iyiVicdanlardan ben pasını sildiren…Bu ses, işte bu emirdir herkese:“Allah’ını, iyiliği sev!” diyen;Şehre, köye, kulübeye, mahbeseSokularak her gönüle sesleyen.Bu ses her gün beş vakitte bağırır,İnsanları doğru yola çağırır,Bu ses hâlâ büyük asrın sesidir…Okunurken ezan, sanır her vicdanCebrail ’dir gelmiş, Bilal ağzındanBütün İslam ümmetine seslenir…NAMAZ
Namaz nedir? Edeb ile huzuruna çıkarakBizi yoktan yaratana gönlümüzü açmaktır.Bu dünyanın çirkin, iğrenç işlerinden bıkarak,Bir lahzacık arşa uçmak, cehennemden kaçmaktır.İnsanoğlu bir canavar iken, anı bir melekYapan Hakk’ın korkusudur, sevgisidir, emridir;Beş vakitte namaz bize bu hisleri vererekKötülükten iğrendirir, iyiliği sevdirir.İnsanları asırlardan beri eden terbiye,Her birinde birer vicdan uyandıran namazdır;Buna cennet kılavuzu denilse de pek azdır.Bir kaygımız bulunursa odur eden terbiyeİki rekât namaz kılar, kurtuluruz mihnetten,Gönlümüze bir saadet yeli eser cennetten…ZEKÂT
Bir çalışkan, uslu adam birçok para kazanır,Düşünülse hepsi anın emeğinin bedeli;Fakat hayır, bu paralar bütün halkın malıdır;Çünkü vardır onda cümle insanların ameli.Bir sanatkâr aletleri, hem eşyası olmazsa,Bir mahsulü imal edip göz önüne atamaz.Bir satıcı dükkânına müşteriler olmazsaMetaları hep yerinde kalır, çürür, satamaz.Millet nedir? Düşünülse bir teavün şirketi,Bu şirkette her bir ferdin emeği var, reyi varZenginlerin servetinde yoksulların payı var.Ey talihli demem sana dağıt bütün serveti.O hakkındır; fakat her yıl kırkta bir zekâtı verKazancından fakirlere ait olan payı ver.BAYRAM
Bir arkadaşa
Bayram: Bütün insanlığın sevindiği bu günde,Daha şafak açılmadan sizi andım, özledim.Gözlerimi kapayarak bu umumi düğünde,Sizi tebrik etmek için hayalimde gözledim.Bugün bütün yer yüzünde hep muvahhid gönüller,Aynı hisle çarpınıyor, birbirine koşuyor.Bütün yüzler bir müşterek meserretle gülümser,Bir ud gibi hep telleri bir perdeden coşuyor.Her birisi öz işine çabalayan insanlar,Bu günlerde kardeş olur, hepsi candan birleşir;Конец ознакомительного фрагмента.
Текст предоставлен ООО «Литрес».
Прочитайте эту книгу целиком, купив полную легальную версию на Литрес.
Безопасно оплатить книгу можно банковской картой Visa, MasterCard, Maestro, со счета мобильного телефона, с платежного терминала, в салоне МТС или Связной, через PayPal, WebMoney, Яндекс.Деньги, QIWI Кошелек, бонусными картами или другим удобным Вам способом.
1
Tuyuk, Çağatay lisanında parmak usulünde Türkçe şiir demektir.
Конец ознакомительного фрагмента
Купить и скачать всю книгу