bannerbannerbanner
Aylak bir adamdan aylak düşünceler
Aylak bir adamdan aylak düşünceler

Полная версия

Aylak bir adamdan aylak düşünceler

текст

0

0
Язык: tr
Год издания: 2023
Добавлена:
Настройки чтения
Размер шрифта
Высота строк
Поля
На страницу:
3 из 3

Bu arada zaman konusunda birahanelere ve kiliselere güvenmek ne kadar tuhaftır, değil mi? Birahaneler genelde çok hızlıyken kiliseler de bir o kadar yavaştır. Bunun yanı sıra, birahanenin saatine dışarıdan bakabilmek için gösterdiğin çaba, büyük zorlukları beraberinde getirir. Kibarca kapıyı aralayıp içeriye bakarsan anında seni oraların muhbirleri ve dilencileriyle aynı kategoriye sokan kadın barmenin aşağılayıcı bakışlarını üzerine çekersin. Ayrıca evli müşterilerin de huzursuz olmalarına neden olursun. Saati göremezsin, çünkü kapının arkasındadır. Sessizce geri çekilmeye çalışırken kafanı kapıya çarparsın. Mümkün olan diğer tek yöntemse camın arkasından bir aşağı bir yukarı zıplamaktır. Ancak bu ikinci işlemden sonra bir banjo9 çıkarıp şarkı söylemeye başlamazsan, mahallenin beklenti içinde etrafta toplanmaya başlayan en genç sakinleri sükût-u hayale uğrayacaklardır.

Yarım saat önce saatini “tamir edilmeye” bırakınca sokaktaki birisinin seni durdurup dikkat çekici bir şekilde saati sormasının doğanın hangi kanunuyla açıklandığını da öğrenmek isterim. Saatin yanınızdayken hiç kimsenin bu konuyla ilgili en ufak bir merakı söz konusu değildir.

Sevgili beş parasız olma konusunda hiçbir şey bilmeyen yaşlı hanımlar ve beyefendiler – hiç de bilmesinler zaten – tefecileri alçalmanın en son safhası olarak görürler. Konuyu daha iyi bilenlerse (ki eminim okuyucularım da bunu fark etmişlerdir) orada görmeyi hayal bile edemeyecekleri birçok insanı orada görünce genelde rüyasında Cennet’e gittiğini gören küçük bir çocuk gibi şaşırırlar. Bana gelince, arkadaşlara borçlanmaktansa tefeciliği daha bağımsız bir eylem olarak algılıyorum ve daima “yarından sonraki güne kadar birkaç pound istemeye” meyilli tanıdıklarıma da bu düşünceyi aşılamaya çalışıyorum. Ama hepsi bunu görmüyor. Bir kere bir tanesi, meselenin ilkesine karşı olduğunu ifade etmişti. Zannederim itiraz ettiği şeyin faiz olduğunu söylemiş olsaydı gerçeğe biraz daha yaklaşmış olurdu. %25 gerçekten de ağır bir miktar.

Beş parasız olmanın kademeleri var. Hepimiz az çok beş parasızız – kimimizse biraz daha fazla öyle. Kimileri bin pounda beş parasız, kimileri bir şiline. Bense tam şu anda beş pounda beş parasızım. Sadece bir iki günlüğüne ihtiyacım var. Taş çatlasa bir hafta içinde geri öderim. Okuyucularım arasından herhangi bir hanım veya beyefendi bana borç verirse gerçekten minnettar olurum. Gizli olarak Sayın Field ve Sayın Tuer adına yollayabilirler ama böyle bir durumda lütfen zarfın iyi kapatıldığından emin olun. Güvenlik için size “I.O.U.”mu10 verebilirim.

Gösteriş ve Kibirlilik Üzerine

Her şey gösteriş için ve herkes gösteriş meraklısı. Erkekler de en az kadınlar kadar, hatta bazı durumlarda daha da fazla… Çocuklar da öyleler. Hatta en çok onlar… Bir tanesi tam da şu anda bacaklarımı dövüyor. Yeni ayakkabıları hakkında ne düşündüğümü bilmek istiyor. Açıkçası pek de hoş durmuyorlar. Simetrik durmadıkları gibi kıvrımları da iyi değil. Ayrıca tanımlanamaz derecede pütürlü bir görüntüsü var (ayrıca sanıyorum ki yanlış ayakta duruyor). Ama bunu dile getirmiyorum. Küçük kızın benden istediği şey eleştiri değil, övgü; dolayısıyla ben de ayakkabılara, değerlerini düşürdüğüne inandığım bir taşkınlıkla övgüler yağdırıyorum. Başka hiçbir şey bu kendini beğenmiş melek yüzlü yavrucağı tatmin etmezdi. Bir keresinde onunlayken “dürüst arkadaş geçiştirmesini” denemiş, başarısız olmuştum. Bana kendisinin genel hâl ve hareketleriyle ilgili fikrimi tam olarak şu sözlerle sormuştu: “Hakkımda ye düşünüyoşun? Benden memyun muşun?” Ben de bunun son zamanlardaki ahlaki kariyeriyle ilgili fikirlerimi söylemek için iyi bir fırsat olduğunu düşündüm ve “hayır, senden memnun değilim,” dedim. O sabah olanları hatırlattım ve bir Hristiyan kızı olarak kendisinin istekleri doğrultusunda o sabah saat 5’te evdekileri uyandıran, saat 7’de su testisini düşürüp merdivenlerde onu yakalamaya çalışan, saat 8’de kediyi banyoya sokmaya uğraşan ve saat 9.35’te kendi babasının şapkasının üzerine oturan aklıselim ve iyi bir amcanın ondan nasıl memnun olmasını beklediğini sordum. Karşılığında ne yapmış olabilir? Direkt konuşmamdan ötürü bana minnettar olmuş mudur? Sözlerimin üzerine düşünüp taşınmış, onlardan faydalanmaya karar vermiş ve o saatten itibaren daha iyi, daha alçakgönüllü bir hayat sürmeye karar vermiş midir?

Конец ознакомительного фрагмента.

Текст предоставлен ООО «Литрес».

Прочитайте эту книгу целиком, купив полную легальную версию на Литрес.

Безопасно оплатить книгу можно банковской картой Visa, MasterCard, Maestro, со счета мобильного телефона, с платежного терминала, в салоне МТС или Связной, через PayPal, WebMoney, Яндекс.Деньги, QIWI Кошелек, бонусными картами или другим удобным Вам способом.

1

Au fait (fr): İyi bilen. (e.n.)

2

Bath Chair (Bath Sandalyesi): 18. yüzyılda James Heath tarafından tasarlanmış, adını İngiltere’nin Bath kentinden alan, tek kişilik bir tür tekerlekli sandalye.

3

Ennui (fr): Sıkıntı. (e.n.)

4

Klasik mitolojide arzunun, şehvetin ve aşkın tanrısı. (ç.n.)

5

Yunan Mitolojisi’nde, yarattığı insanlığa ateşi hediye etmiş titan.

6

Yunan ve Roman Mitolojisi’nde müziğin, güneşin, şiirin ve daha birçok şeyin tanrısı.

7

Lorelei, güzel sesiyle şarkı söyleyip denizcileri kayalıkların yakınına çektiğine ve onların ölümüne sebep olduğuna inanılan dişi su perisi (ç.n.)

8

Homeopati, çok miktarda olduğunda hastalığa neden olan doğal maddeleri az miktarda vererek hastalığı tedavi etme yöntemi. (ç.n.)

9

Afrika menşeili bir çalgı aleti. (ç.n.)

10

“I Owe You” ifadesinin kısaltılmışı. Genel itibariyle, resmi olmayan bir borç bildirim belgesi olarak kullanılır. (ç.n.)

Конец ознакомительного фрагмента
Купить и скачать всю книгу
На страницу:
3 из 3